Amblem

İddianamedeki Çelişkiler:

İddianamenin 147. Sayfasında;

’1998 yılından itibaren Fenerbahçe Spor Kulübü’nün Başkanlığı’nı yürüten Aziz Yıldırım’ın : Olgun Peker liderliğindeki suç örgütü ile ilişkili olduğu, kendisiyle birlikte hareket eden Mecnun Odyakmaz, Bülent Uygun, Bülent İbrahim İşçen, Ali Kıratlı, Yusuf Turanlı, Abdullah Başak ve İlhan Ekşioğlu isimli şüphelilerinde Peker Grubu ile irtibatlı oldukları görülmüştür’ denmekte ve sonra da ’Aziz Yıldırım’ın Olgun Peker ile irtibat halinde olmasına rağmen suç örgütü bünyesinde yer almadığı, etrafına topladığı şahıslarla birlikte, kendi liderliğinde, farklı bir yapılanma içine girdiği’ diye devam etmektedir.

Savcı tarafından kısaca Aziz Yıldırım’ın, Olgun Peker ile ilgili suç örgütüyle bir eylemin içinde olmadığı açıkça belirtilmektedir. O zaman Olgun Peker’in dinlenmesi, arkasından Mahmut Özgener’in dinlenmesi ve iddiaya göre de Aziz Yıldırım’ın Mahmut Özgener’den dolayı dinlenmesine baktığımızda hiçbir suçun olmadığını Sayın Savcı Mehmet Berk’in iddianamedeki anlatımlarından anlıyoruz. Eğer Aziz Yıldırım bir eylem içinde yok ise neden Olgun Peker’in suç örgütü içinde dinlenmeye tabi tutulmuştur?

Konuşma tapelerine baktığımızda, Aziz Yıldırım’ın Olgun Peker’le hiçbir konuşması görülmemektedir. İlhan Ekşioğlu’yla konuştuğu tapede ise Aziz Yıldırım ile ilgili düşüncesini 07.04.2011 günü, saat 17.49’daki görüşmesinde söylüyor. (Tape no : 2021)

“3 tarlayı da sürdük” sözü ve “yağmurda yağar ekinler çıkar” iddiasi:

İddianamede, Ligin 24. haftasında 04.03.2011 günü oynanan Kayseri – Manisaspor, 06.03.2011 günü oynanan Bursaspor – İ.B.B., 06.03.2011 günü oynanan Beşiktaş – Trabzon maçlarında şike yapıldığı anlamına geldiği söylenmekte.

Mademki üç maçla ilgili şike yaptık veya teşvik verdik; neden bu maçlar da iddianameye dâhil edilmemişlerdir? Bu üç maçtan yalnız Bursa – İBB maçı teşvik verildi diye sorgulanmaktadır. Diğer iki maç niçin iddianameye girmemiştir. Emniyetin Organize Şubesi ile Savcılık ortalığı toz duman haline getirdikten sonra bu maçlarda bir şey olmadığını iddianamede yazması, kendileri için aşağılayıcı bir şey olmalıdır. Mademki diğer iki maçta şike yok o zaman 3 tarlayı sürdük sözünü bu üç maçta da teşvik veya şike var diye nasıl sorgulamada kullanır? Buna vicdanları nasıl müsaade ediyor?

06.03.2011 Tarihinde Oynanan Beşiktaş – Trabzonspor Müsabakasında Teşvik Primi Verilmesi İddiası:

Maç İstanbul’da oynanıyor, Beşiktaş gibi güçlü bir kulübü desteklemek mi kolay yoksa Trabzondan bir oyuncuyla şike yapmak mı doğrudur? Bizim için Beşiktaşlı oyunculara teşvik vererek sorunu kökten çözmek daha iyi bir alternatif olamaz mıydı ?

04.03.2011 Tarihinde Oynanan Kayserispor – Manisaspor Müsabakasında Teşvik Primi Verildiği İddiası:

Fenerbahçe’nin 51 puanla averaj üstünlüğü ile lig birincisi olduğu, Trabzonspor’un averajla lig ikincisi olduğu, Bursaspor’un 48 puanla lig üçüncüsü olduğu, Kayserispor’un ise 43 puanla lig dördüncüsü olduğu görülmektedir.

Önder Turacı`nın menejeri, İbrahim Tatlıses’i Önder Turacı’nın düğününe getirmek istiyor. Bunun için de İlhan Ekşioğlu’ndan “indirim yapabilir mi” diye yardım istiyor. İlhan Ekşioğlu da düğün hediyesi olarak “10.000$ Ben veririm” diye jest yapıyor.

İnsanlar 10.000$ ile şike yapıp isminin karalanmasını ister mi?